Günümüz insanı; sen, ben, eş, dost, komşu, akraba, çocuğumuz, uzağımız, yakınımız, … bir şeylere bağlı ve bazı şeylerin de bağımlısı… “Bağımlılık” deyince akla gelen ilk üç şey alkol, sigara ve internet bağımlılığı olsa da ben, bizi özgür olmaktan alıkoyan tüm bağlılıklarımızdan bahsediyorum.
Bizi kendine esir eden, özgürlüğümüze engel olan bağımlılıkların başında bilinçaltımızdaki kalıplar ve şemalar geliyor. Takıntılarımızın esiriyiz. Lüks evde oturma, daha üst segmentte arabaya binme, çok para kazandıran ama hiç mutlu etmeyen işlerde çalışma, kariyer basamaklarında en üste çıkma heveslerimizin esiriyiz. İhtişamın, israfın, bereketsiz bolluğun esiriyiz. Hiç bitmeyen beklentilerimizin esiriyiz.
Peki, kendinize en son ne zaman “Ben özgür müyüm? Hür müyüm? Kendi hürriyetime sahip miyim?” diye sordunuz? Ben söyleyeyim: muhtemelen şu ana dek aklınıza bile gelmedi bu sorular. Yukarıdakileri okuyup sonra bir de bu soruları sorduğunuzda “Vay ben esirmişim, köleymişim!” deyip dizlerinizi dövmeye başlamayın sakın.
Bu soruları, farkındalığımızı artırmak için soruyoruz. Kimiz? Neredeyiz? Ne kadar değerliyiz? Ne kadar özgürüz? Bunları cevaplayabilmek için soruyoruz. Çünkü biz değerliyiz. Siz değerlisiniz. Bir başarıyı birisi elde etmişse siz de elde edebilirsiniz. Gerekli koşulları yerine getirdikten sonra siz de özgür olabilirsiniz. Değerlisiniz. O yüzden, kalıplarınızdan kurtulmalısınız.
Bunun için de kendinizi yeniden bir değerlendirmeniz gerekiyor. Bulunduğunuz noktayı tespit etmeden, bu noktada hemfikir olmadan yola çıkamazsınız, çıksanız da başarılı olamazsınız. Onun için önce nerede olduğunuzu net bir biçimde görmeniz, sonra kendi potansiyelinizle gideceğiniz hedefe ulaşacağınıza inanmanız ve fark etmeniz, son olarak da inanarak yola çıkmanız gerekiyor. Bunlardan sonra geriye hedefinize ulaşmak ve başarılı olmak kalıyor.
Buyurun, bağımlılıklarınızdan kurtulabilmeniz için bir yol haritası… Özgürlüğünüze doğru yola çıkmaya hazır olun!